Mimarın Cinsiyeti Caminin Cinsiyetini Etkiler mi?
Aslında bu konuyu hiç açmayacaktım. Beni tetikleyen şey,
Fransız bir kadın turistin fikrimi sormasıydı. Üsküdar’da Marmaray
İstasyonundan çıkıyorduk ikimiz de. Vakit, öğleden sonra. Bana, bugün için iki
farklı mekânı birden gezemeyeceğini, Beylerbeyi Sarayı’nı mı Şakirin Camii’ni
mi gezmesini tavsiye ettiğimi sordu. Beni şaşırtan, Şakirin Camii’nin nasıl
olup da Beylerbeyi Sarayı ile kıyaslanabildiği, muhteşem tarihi yapının yanında
bir seçenek olarak yer alabildiğiydi. O an elindeki küçük boy “İstanbul
Gezilecek Yerler Rehberi”ni gördüm. Şakirin Camii’nin yanında açıklama olarak,
“İlk kez bir kadın mimar tarafından yapılan modern bir cami” olduğu yazıyordu
ve onun ilgisini çeken de bir kadının yaptığı camiydi. Hararetle Beylerbeyi
Sarayı’na gitmesini tavsiye ettim ve hatta Beylerbeyi istikametine giden
otobüslere yönlendirdim onu.
İki yıl önce aynı heyecanla (Bir kadın mimarın yaptığı
cami!) ben de gezmiştim Şakirin Camii’ni: Hayal kırıklığıydı.
Baştan almak gerekirse, aslında caminin mimarı Hüsrev Tayla,
ancak yapım aşamasında Tayla, kendi fikirleri, estetik ve dünya görüşüyle
uyuşmayan bir caminin inşa edildiğine tanık oldukça geri çekilmiş projeden ve
caminin iç dekorasyonunu Zeynep Fadıllıoğlu yapmış.
Benim için hayal kırıklığı yaratan durum, bir kadın mimarın
caminin içini dizayn ederken kübik bir mihrap yapabilmesi ancak kadınlar için
harimde (caminin ana mekanı ve hatta düzleminden bahsediyorum.) yer ayırmak
yerine üç saflık bir asma kat inşa etmesiydi. Şakirin Camii, ibadet edecek olan
kadınlara bir ayrıcalık hatta kolaylık sağlamıyor. Ancak kadın mimarının kübik
bir mihrap tasarlaması, onu modern ve medyatik kılıyor. Bu, kadın haklarına
mesafeli, kadın örgütlerini karşısına almış kadın bir politikacıya sırf kadın
olduğu için oy vermek gibi. Hâlbuki kadın dostu politikacılara oyumuz,
cinsiyeti ne olursa olsun.
Hasılı, ister erkek ister kadın olsun, camide kadınlar için
temiz (hijyenik) abdest yeri, bebek emzirme odası, dinlenme, birşeyler içme
yerleri dizayn eden; namaz için harimde yer açan; kadınları misafir olarak
görmek yerine müminler olarak kabul eden mimarlara ihtiyacımız var, hem de çok!
Şakirin Camii? Bu haliyle medyada kendisine yakıştırılan “protokol cami”
ünvanını sonuna kadar hak ediyor, her anlamda! Ama daha fazlasını değil!
Benim hiçbir turiste gezmesi için tavsiye edebileceğim bir
yer değil.
Nur Kıpçak/ recel-blog.com

Yorumlar
Yorum Gönder